Hasta Mahpuslara Özgürlük İnsiyatifi, son 3 ay içerisinde bölgede bulunan cezaevlerindeki 381 tutsağın sürgün edildiği bilgisini paylaşarak, sürgün sırasında tutsakların işkence ve kötü muameleye maruz kaldığını belirtti. İnsiyatif, Diyarbakır D Tipi Cezaevi’nden Osmaniye Cezaevi’ne sürgün edilen Davut Adar adındaki 75 yaşındaki tutsağa işkence edilerek 3 kaburgasının kırıldığı bilgisini paylaştı.
Hasta Mahpuslara Özgürlük İnsiyatifi, Ankara Yüksel Caddesi’nde eylemine devam etti. İnsiyatif adına konuşan İHD Ankara Şube Yöneticisi Nuray Çevirmen, 3 ayda 381 mahkumun farklı yerlere işkence edilerek sürgün edildiğine dikkat çekti.
‘Sevk sırasında 3 kaburgasını kırdılar’
Çevirmen, “Bu sürgünler ne ailelere ne de mahkumların avukatlarına bildirilmeden yapıldı. Sürgünler olabildiğince uzak yerlere yapılmakta ve sürgün esnasında kelepçeler takılara mahkumlar yol buyu aç ve susuz bırakılarak fiziksel ve psikolojik işkence edilmektedir. Diyarbakır D Tipi Cezaevi’nden Osmaniye Cezaevi’ne sürgün edilen Davut Adar adındaki 75 yaşındaki yaşlı tutsağa işkence edilerek 3 kaburgasının kırıldığı bilgisi elimize geldi” dedi.
‘Yasal olan tüm haklar askıya alınıyor’
Cezaevi müdürleri ve memurlarının savaş konseptine göre konumlandığını söyleyen Çevirmen, “Cezaevindeki siyasi tutsakların yasal olan tüm hakları askıya alınıyor, tüm iletişim kanalları yasaklanıyor ve tek tip yaşam dayatması yapılıyor. Dilekçeler işleme alınmıyor hatta çoğu şikayet dilekçeleri siyasi tutsaklar için cezai işleme ve disiplin cezalarına dönüştürülüyor” diye konuştu.
‘Hasta kadın tutsaklara ırkçı saldırı’
Sevk ve sürgünlerde kadın tutsaklara insanlık dışı insanlık uygulamalarla ve cinsel şiddete maruz kaldığını belirten Çevirmen, “Sincan Cezaevi’nde bulunan iki hasta kadın tutsağa karşı sevk edildikleri hastanede ırkçı bir tutum sergilenmiş ve tedavileri yapılmadan geri getirilmişlerdir” bilgisini verdi.
‘Tek başına yaşayamaz’
Çevirmen, hasta tutsakların durumlarının ağırlaşmasına rağmen gerekli müdahalenin yapılmadığını ifade ederek şu örneği verdi: “Farklı hastanelerden alınan ‘tek başına yaşayamaz’ raporlarına rağmen tahliye edilmeyen ve Diyarbakır D Tipi Cezaevi’nde tutulan Celal Şeker artık yürüyemez hale gelmiştir. Kalp kapakçığı yetmezliği ve damar yollarında tıkanma olduğundan diyalize girmesi gereken Şeker’in yüksek tansiyondan bir gözünü kaybettiği bilgisi elimize ulaştı.”
‘Beyindeki 3 damar tıkalı’
Nevşehir Cezaevi’nde bulunan Kazım Ataş’ın beynindeki 3 damarın tıkalı olduğunu dile getiren Çevirmen, ” Kazım Ataş baygınlık geçiriyor, hastaneye götürülüyor ancak hastanedeki zorunlu ihtilyaçları güvenlik memurlarının ırkçı yaklaşımları sonucu karşılanmıyor, tedavisi yapılmadan cezaevine geri götürülüyor” dedi.
Yetkililere seslenen Çevirmen, sürgünlerin ve sevklerin bir an önce durdurulmasını, hasta tutsakların tedavilerine devam edilmesini ve tedavisi başlatılmayan hasta tutsakların tedavilerinin bir an önce başlatılmasını istedi.
Bir cevap yazın