Engelli mahpuslardan Hediye Aksoy ve Kayhan Tüney için hukuken neler yapılabileceğine dair uzman görüşü.. Aslında tüm hasta ve engelli mahpusların haklarını ve durumunu aydınlatıyor. Bilgiler için Özürlüler Vakfı‘na ve Özürlüler Vakfı Bilim Kurulu Üyesi Prof.Dr.Ali Kemal Yıldız’a çok teşekkür ederiz.

Hediye Aksoy
a) Hediye Aksoy, “hükümlü” olduğu için Cumhurbaşkanı’na “af”
başvurusunda bulunabilir. Anayasanın 104. maddesinde, Cumhurbaşkanının
görev ve yetkileri arasında, “Sürekli hastalık, sakatlık ve kocama
sebebi ile belirli kişilerin cezalarını hafifletmek veya kaldırmak”
bulunuyor.

Dolayısıyla bu yolun kullanılması birinci ihtimal olabilir.
Yapılacak şey, hastalığa ilişkin hastane raporuyla birlikte dosyasını
Cumhurbaşkanlığına gönderirse, yapılacak inceleme sonunda
Cumhurbaşkanı bir karar veriyor. Buradan olumlu sonuç alma ihtimali
yüksek. Bir de bu şekilde cezası kaldırılırsa, Hediye Aksoy sonradan
sağlığına kavuşsa dahi yeniden ceza evine dönmesi gerekmeyecektir.

b) İkinci bir ihtimal, hapis cezasının infazının hastalık nedeni ile
Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 16/2.
maddesine göre ertelenmesi talep edilebilir. Bunun için, öncelikle
bulunduğu ceza infaz kurumunun bağlı olduğu adliyedeki infaz infaz
savcısına bir başvuru yapabilir. Gerek af, gerekse cezasının ertelenmesi
için Adli Tıp Kurumu ya da tam teşekküllü hastane raporu
isteniyor. Tam teşekküllü hastane raporu alınırsa bunun Adli Tıp
Kurumunca onaylanması gerekiyor. Eğer Cumhuriyet savcısı bu talebi
reddederse, bu karara karşı İnfaz Hakimine itiraz başvurusunda
bulunulabilir.

Her iki yol da zaman alacaktır. Hediye Aksoy’u bir anda ceza infaz
kurumundan çıkarmak bu anlamda mümkün değil. Ancak Her iki yöntem de
denenebilir, çünkü cezası oldukça uzun.

Kayhan Tüney’in durumu biraz daha zor. Zira kesinleşmiş bir
mahkumiyeti yok ve tutuklu.

a) Öncelikle tutuklama bir koruma tedbiri olduğu için, özellikle
sağlık sebebi de dikkaete alındığında kaçma ve delilleri karartma
tehlikesinin bulunmadığı için tutukluluğuna son verilerek, tutuksuz
yargılanması talep edilebilir. Ancak müdafileri bunu mutlaka talep
etmişlerdir; muhtemelen kabul görmemiş görünüyor.

Kayhan Tüney’e önerebileceğimiz yöntem de Ceza ve Güvenlik
Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanun’un 16/2. maddesinde düzenlenen
sağlık sebebiyle tutukevinden çıkarılmasını talep etmek olabilir. Zira aynın
Kanunun 116. maddesi, hükümlülerle ilgili 16. maddesinin tutuklularla ilgili olarak
da uygulanabilmesini öngörüyor. Ancak buradaki sorun, sağlık sebebiyle
ceza infaz tutukluluk haline son verilmesini yargılandığı mahkemeden
talep etmesi gerekecek. Zira henüz hüküm verilmediği için, infaz
savcılığı görevli değil.

Talep yargılamayı yapan mahkemeden talep edilince, tutuklamaya karar
veren mahkemenin tutuklamayı da kaldırmasını beklemek biraz zor
görünüyor. Ancak en azından bu yönde bir deneme yapılabilir.

Mahkemenin talebi reddetmesi halinde, bu mahkeme kararına da itiraz imkanı
var.

Şimdilik özet olarak önerebileceğim yöntemler bunlar.

Prof.Dr.Ali Kemal Yıldız
Özürlüler Vakfı Bilim Kurulu Üyesi

 

Paylaş