ATK’nin hakkında 3 kez “cezaevinde kalamaz” raporu vermesine rağmen tahliye edilmeyen, her iki eli de olmayan hasta tutsak Ergin Aktaş, sürgün edildiği İzmir Menemen R Tipi Cezaevi’nde insani hiçbir ihtiyacını karşılamayacak şekilde hücreye konması üzerine açlık grevine başlama kararı aldı.
Uzun yıllardır cezaevinde bulunan ve her iki kolu olmayan hasta tutsak Ergin Aktaş, Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) hakkında 3 kez “cezaevinde kalamaz” raporu vermesine rağmen tahliye edilmediği gibi geçtiğimiz haftalarda kaldığı Metris R tipi Cezaevi’nden İzmir-Menemen R Tipi Cezaevi’ne sürgün edilerek, tek kişilik hücreye konuldu. 7 metrekarelik bir hücrede tek başına hiçbir insani ihtiyacını karşılamayan Aktaş, maruz kaldığı bu insanlık dışı uygulamaya karşı açlık grevine başlama kararı aldı. Aktaş, avukatı Gülizar Tuncer’e gönderdiği faks ile de kararını kamuoyuna duyurdu.
İki eli olmayan hasta tutsak, tek kişilik hücreye konuldu
Aktaş, gönderdiği faksta, 26 Nisan’da eski bir ring aracı ile 15 saat süren bir yolculuk sonrası Menemen R Tipi Cezaevi’ne götürüldüğünü, yolda iki kez rahatsızlanmasına rağmen dikkate alınmadığını belirtti.
Cezaevine vardığı ilk günden itibaren ise sıcak suyu bulunmayan, tuvaletin açıkta olduğu ve bu nedenle de sürekli olarak kokan 7 metre karelik bir hücreye konulduğunu paylaşan Aktaş, devamında ise şunları kaydetti: “İhtiyaçlarımı kendim karşılamaya çalışıyorum. Bulunduğum hücre hijyen açısından çok kötü durumda. Sürekli koktuğu için iştahım kesildi, hiç yemek yiyemiyorum. Böyle devam ederse hiç yemek yiyemez duruma geleceğim. Mevcut koşullar nedeniyle şimdi bir de yakalandığım gribal enfeksiyonla uğraşıyorum. Bu durumun doğrudan ‘yaşam hakkı’ ihlali olduğunu ve ATK raporlarında tek başıma kalamayacağım belirtildiği halde, cezaevi iradesi koşullarımın düzeltmeyeceğini, mevcut durumun devam edeceğini belirtiyor. Aynı blokta normal boş odalar bulunmasına rağmen, büyükçe oda verilmemesi siyasi tutsaklara karşı önyargılı olmaktan kaynaklanmaktadır.”
‘AYM halen yanıt vermedi’
Faksında günde bir saat ve üst araması yapıldıktan sonra havalandırmaya çıkartıldığını da belirten Aktaş, “Bu koşullar altında havalandırmaya çıkmayacağım, açlık grevine başlayacağım ve tedavi olmayı da kabul etmeyeceğim” diye yazdı.
Avukatı Gülizar Tuncer de, Aktaş’ın durumuna ilişkin Anayasa Mahkemesi’ne “Acil tedbir” alınması için başvuru yaptıklarını, ancak başvurularına henüz yanıt verilmediğini ifade etti.Tuncer, müvekkilinin tahliye edilmemesinin nedeni olan aldığı ‘ağırlaştırılmış hapis cezası’nın, her türlü insan haklarına aykırı olduğunu söyledi.
Hasta tutsaklarla ilgili 25’inci maddenin insani hiçbir yanı olmadığını ve yasanın kendisinin cezalandırmaya döndüğünü belirten Tuncer, gelişen siyasi süreç nedeniyle cezaevlerindeki baskının ve hak ihlallerinin arttığını vurguladı.
‘Hasta tutsaklara yönelik düşmanca yaklaşım’
Aktaş’ın bir an önce serbest bırakılması gerektiğini, serbest bırakılmıyorsa da mutlaka yanında birinin olması gerektiğini ifade eden Tuncer, “Son dönemde devlet saldırı politikalarını farklı biçimlerde cezaevlerinde de sürdürüyor. Süngerli odalar, keyfi uygulamalar yapıyor. Ergin’in durumunda da özel bir düşmanlık politikası uyguluyor. Özellikle hasta tutsaklara yönelik düşmanca bir yaklaşım var. Aktaş’ın düşürüldüğü durum alçakça bir durum. Bir insana bu yapılmaz” ifadelerini kullandı.
Aktaş kimdir?
Her iki elini de kaybettiği bir patlama nedeniyle, savunma dahi yapamadığı bir yargılama sonucu 28 yıl hapis cezası verilen hasta tutsak Ergin Aktaş (26), tüm yaşamsal ihtiyaçlarını başkalarının yardımıyla karşılayabilmesine rağmen tahliye edilmiyor. İstanbul Adli Tıp Kurumu tarafından 3 kez “cezaevinde kalamaz” raporu verilmesine rağmen tahliye edilmeyen Aktaş daha öncede tutulduğu cezevlerindeki hak ihlalleri ile gündeme gelmişti. 1.09.2015’de, her iki eli de olmayan hasta tutsak Aktaş, durumunu belgeleyen sağlık raporu olmasına rağmen Silivri 9 Nolu Cezaevi girişinde X-Ray cihazından geçerken “Ellerini kullanıp kemerini çıkartamadığı” gerekçesiyle cezaevi müdürü ve gardiyanların fiziki şiddetine maruz kaldıktan sonra “Süngerli oda”ya konulmuştu. Aktaş, Menemen R Tipi Cezaevi’ne sürgün edilmesinin ardından insani hiçbir ihtiyacını karşılamayacak şekilde bir hücreye konması nedeni ile, cezaevi koşullarını, açlık grevi yaparak ve havalandırmaya çıkmayarak protesto edeceğini açıkladı.
Bir cevap yazın