Diyarbakır D Tipi Cezaevinde tutulan Halis Tekin 2 aydır ilaçlarına ulaşmıyor.

Hasta Tutuklulardan biri olan Halis Tekin 21 yıldır hapishanede bulunmakta ve geçmiş yılların işkence izleri, 21 yılın mahkumiyeti bedeninin zayıflamasına yol açıyor. Zaman içerisinde farklı sağlık sorunlarını da beraberinde getirmiş.  Akciğerde nodül, bel fıtığı, astım, reflü, spastik kolon, kronik tansilit ve faranjit hastalıkları meydana gelmiş. Bunların yanı sıra işitme sorunu çekip, psikiyatr tedavisi görüyor. Tekin, tüm bu rahatsızlıklarına rağmen ömür boyu kullanması gereken ilaçlarına ulaşamıyor. Yaklaşık iki aydır Tekin’in ilaçlarını hapishane idaresi tarafından temin edilmiyor. Gerekçe olarak ”ilaçlarını bulamıyoruz” denilmiştir.

Tekin, ilaçlarını kullanmadığı durumda kemik erimesi başta olmak üzere birçok yeni rahatsızlıkla yaşamakla yüz yüze olduğunun doktorlar tarafından kendisine aktarıldığını belirtti.

Ablası Hayriye Tekin’in anlattığına göre; İki aya yakın süredir kardeşinin ilaçlarının verilmemesinin devletin tutsakları ölüme terk ettiğini göstergesi ve devlet bir ilacı dahi bulamayacak durumdaysa hasta tutsakları serbest bıraksın biz bakalım diyen Tekin, devam eden demokratik diyalog ve çözüm sürecinde devletin hasta tutsakları “pazarlık” konusu yapmasının ne insanlıkla ne de vicdanla örtüşmediğini belirtti.

Bu konuda hakkında İHD Cezaevi Komisyonu üyesi ve aynı zamanda İHD MYK üyesi Avukat Muhterem Süren ise hasta tutsaklar konusunda devletin herhangi bir duyarlılığının olmadığını ifade ederek, şunları söyledi: “AİHS, devletlere cezaevlerindeki mahpusların sağlığının ve yaşam hakkının korunması hususunda devletlere politik hükümlülük yüklüyor. Devlete açık bir şekilde şunu söylüyor: ‘Sen özgürlüğünü kısıtlamış olduğun yurttaşının yaşam ve sağlık hakkını korumak hususunda hükümlüsün.’ O kişi devlet erkiyle bir özgürlüğü kısıtlanmıştır. Bu nedenle özgürlüğü kısıtlanan kişinin sağlığını korumak zorundasın, sağlığı bozulmuşsa bunun tedavisini sağlamak zorundasın. İlacın olmaması gerekçe olamaz. İlacı olmaması ya da bulunamaması, devleti sorumluluktan kurtarmaz. Devlet, o ilacı bulmak zorundadır. Ancak Türkiye’de devletin mahpusa bakış açısı farklı. Bu yükümlülüğünü yerine getirmiyor. Bu yükümlülüğünü de yerine getirmediği için mahpusların hastalığı artıyor, ölüm sınırına geliyor. Bundan sonra da infazı geri bırakılmıyor. Bunun derhal çözülmesi gerekiyor.”

CİSST tarafından hasta mahpuslardan bilgi almak amacıyla oluşturduğumuz sorularda mektubu bulunan Halis Tekin kendisi durumunu şöyle anlatmıştır; ” detaylı tedavi göremiyoruz.Sevk ve randevu olmasına rağmen sıra yok, yetiştiremiyoruz gibi nedenlerle ilgilenilmiyor.”

Yaşanan bu durumu hasta tutsak Halis Tekin, dilekçe  Adalet Bakanlığı ve savcılığa bildirirken, aile bu duruma İHD’den yardım talebinde bulundu. Görünürde bir sonuç elde edilmiş değil.

Kaynak: DİHA, 10 Şubat 2015, http://www.ercishaberi.com/hasta-tutsa-a-ila-dahi-yok/15659/

Paylaş