Siirt E Tipi Cezaevi’nde 4 hasta mahpus tecrit edildi 14.01.2014

Amed Barosu Cezaevi Komisyonu tarafından Siirt E Tipi Kapalı Cezaevi’nde yapılan incelemede 4 hasta tutsağın tecrit edildiği, tutsakların revine çıkma ve hastaneye sevk taleplerinin karşılanmadığı, sevklerin bir hafta bazen de bir ay sonraya gerçekleştirildiği, cezaevinde çıkan yemeklerin yenilemeyecek derecede kötü olduğu belirtildi. Hazırlanan raporda, hak ihlallerine göz yuman, görevini yapmayan veya kötüye kullanan idarecilerin tavır ve tutumlarından vaz geçmemeleri halinde yasal işlem başlatılacağı kaydedildi. 

Siirt E Tipi Kapalı Cezaevi’nde hak ihlallerinin olduğu yönünde basında çıkan haberler üzerine, Amed Barosu Cezaevi Komisyonu üyesi Av. Hatice Demir, Siirt Cezaevi’ne giderek burada kalan tutsaklarla görüştü. 

Cezaevinde 4’ü tutuklu, biri hükümlü olmak üzere 5 tutsakla görüşen Av. Demir, hazırladığı raporda cezaevinde baskı ve sürgünlerin 12 Eylül 2012 tarihinde başlatılan süresiz ve dönüşümsüz açlık grevi sonrasında başladığına dikkat çekti, 

Yapılan görüşmeler sonucunda hazırlanan raporda şunlara yer verildi:
– Mahpuslar kaldıkları cezaevinin E Tipi olmasına rağmen F Tipi uygulamalarına maruz kaldıklarını belirtmişlerdir. Yine aynı cezaevinde bulunan adli mahpuslara E Tipi uygulaması yapılıyorken siyasi mahpuslara F tipi uygulaması yapıldığını ifade etmişlerdir.

– Mahpuslar sosyal etkinliklerinin kısıtlandığını, diğer mahpuslar ile bir araya gelme, beraber vakit geçirme haklarının ciddi oranda azaldığını ifade etmişlerdir.

– Mahpuslar son iki haftadır sıcak sularının hiç olmadığını, ondan önce de sıcak sularının  haftada bir iki gün aktığını ifade etmişlerdir.

– Mahpuslar havanın çok soğuk olmasına rağmen kaloriferlerin ara ara çalıştırıldığını, bu nedenle hiç ısınamadıklarını ifade etmişlerdir. Görüşmeye gelen her mahpusun üzerinde, kazak, hırka ve mont gibi kıyafetlerin üst üste giyinik olunması cezaevinin ne kadar soğuk olduğunun kanıtıydı.

– Mahpuslar, revire çıkma, hastaneye sevk taleplerinin hemen karşılanmadığını bazen bir hafta bazen bir ay bekletildiklerini ifade etmişlerdir.

– Mahpuslar, cezaevi yemeklerinin yenemeyecek kadar kötü olduğunu ifade etmişlerdir.

– Hasta mahpuslar Avni Uçar, Salih Tuğrul, Osman Üzüm ve Ramazan Özyiğit’in bakım ve ihtiyaçlarını gideremeyecek kadar kötü durumda olduğunu, diğer tutuklu mahpuslardan ayrı bir yerde tutulduklarını ve görüştürülmediklerini ifade etmişlerdir. Hasta mahpuslar ile birlikte kalan iki hükümlü mahpusun çok yaşlı olması ve yakında infazlarının bitecek olması sebebiyle hasta mahpusların hem bakımlarının gerçekleşemediğini hem de adeta tecrit edildiklerini ifade etmişlerdir.

– Kadın mahpuslar tutuklu ve hükümlü ayrımı nedeniyle bir araya gelemediklerini ifade etmişlerdir. Bununla birlikte sosyal etkinliklerde bir araya gelmelerinin ve iletişim kurmalarının da engellendiğini ifade etmişlerdir. 

Siirt E Tipi Kapalı Cezaevi’ne yönelik hazırlanan raporda hak ihlallerine dikkat çeken Av. Hatice Demir, sorunların çözümü için tutsakların temel ihtiyaçları olan ısınma, sıcak su ve sağlıklı yemek ihtiyaçlarının derhal karşılanması gerektiğini belirterek şunlara dikkat çekti: 

– Mahpuslara dayatılan F Tipi uygulamalarına derhal son verilmeli ve hem yerel hem evrensel haklarını kullanma noktasındaki engeller kaldırılmalıdır.

– Hasta mahpusların tahliyesi için gerekli başvurular yapılmalı, acil olarak da hasta mahpusların tecridine son verilmeli diğer tutuklular ile bir araya gelme talepleri karşılanmalıdır.

– Mahpusların sosyal etkinliklerine yönelik kısıtlamalara, cezaevi idaresinin derhal son vermesi için gerekli başvurular yapılmalıdır.

– Mahpusların revire çıkma ve hastaneye sevk ve tedavi talepleri cezaevi idaresince derhal karşılanmalıdır.

– Kadın mahpusların tecridine yönelik uygulamaya cezaevi idaresi derhal son verilmelidir.

Raporda, “Tedavi ihtiyacı olan tutsakların tedavilerinin aksatılması, yaptırılmaması, fiziki-sosyal, hayati ihtiyaçlarının standartlara uygun olarak karşılanmaması, hasta tutsakların tedavi ve tahliyeleri noktasında keyfi tutum sergilenmesi gibi pek çok hak ihlale son verilmesi çağrımızı bu vesileyle başta Siirt Cezaevi olmak üzere diğer tüm cezaevleri için tekrarlamaktayız” denilerek, hak ihlallerinin önlenmesine dair görevini yapmayan veya kötüye kullanan idarecilerin bu tavır ve tutumlarından vazgeçmemeleri halinde, haklarında yasal işlem başlatılması için gerekli başvuruların yapılacağı ifade edildi.